30 Mayıs 2012 Çarşamba

3'ü 1 arada...


Sergen, Hami ve Gökdeniz... Bugün hangi takımda var böyle bir üçlü? Bu takımda Oktay Derelioğlu ve Erman Özgür de vardı. Söylenecek söz yok...

Not: Trabzonspor 2000/01 sezonunu 5. sırada tamamladı. Fenerbahçe'yi de az daha şampiyonluktan ediyorlardı. 30. haftadaki maçı Hami'nin golüyle 1-0 kazanmıştı Karadeniz ekibi ve Fenerbahçe bu yenilgiyle Galatasaray'ın 3 puan gerisine düşmüştü...

28 Mayıs 2012 Pazartesi

"Bayrampaşa Salkım Saçak"


Fenerbahçe, 11 Ocak 1989'da Bayrampaşa ile deplasmanda hazırlık maçı yapıyor, tribün kapasitesi yeterli gelmeyince yandaki apartmanın hali ortada...

Tama yakın bir kadroyla mücadele eden Fener, maçı da yıldızlarının golleriyle 6-0 kazanmış.

Fotoğrafı da Gürcan Bilgiç çekmiş Milliyet adına...

26 Mayıs 2012 Cumartesi

120...


Engin İpekoğlu (1999)
Recep Çetin (1997)
Gökhan Keskin (1995)
Bülent Korkmaz (2005)
Arif Erdem (2003)
Oğuz Çetin (1998)
Ogün Temizkanoğlu (2002)
Abdullah Ercan (2003)
Orhan Çıkırıkçı (1996)
Hakan Şükür (2007)
Saffet Sancaklı (1996)
Sergen Yalçın (2003)
Mutlu Topçu (1995)

***

Bu 13 futbolcu, Rüştü'nün de ilk kez A Milli Takım forması giydiği 5-0'lık İzlanda zaferinin kahramanları... Tarih 12 Ekim 1994. Aradan 18 yıl geçti, dile kolay...

Yanlarındaki tarihler ise milli takımda son oynadıkları yıllar... Hakan Şükür ve Bülent Korkmaz'ı bir kenara koyarsak, en yakını 9 yıl önce Ay-Yıldızlı forma için ter dökmüş... Bülent'in 7, Hakan'ın ise 5 yılı geçti...

Özetle, Rüştü'nün yaptığı iş, "boru değil"...

Bir Dönem Sona Erdi...

2008'den 2012'ye geçen 4 yıl... Tarihin en iyi takımının hocası işte böyle yaşlandı...


5 Haziran 2008'de 2 yıllık sözleşmeye imza atarak Barcelona'nın başına geçti...



Saçlar falan yerli yerinde o zamanlar...


İlk bakışta yedek kulübesi gibi duruyor değil mi?


İdmanlarda klasını konuştururken...


Adamım Henry'yi yedek bırakıyor diye az küfretmemiştim zamanında...



Kendi döneminin büyük futbolcusu Klinsmann'la...


Saçlar gitmeye başlıyor... :)


Muhtemelen Ibrahimovic klasik küfürlerinden birini ediyor burada hocasına...


Nisan 2010, belalısıyla...


Şanslı çocuklarla...


Bir başka önemli bakış...



Efsane görüntü... Eee, Manchester United'ı yenip Şampiyonlar Ligi'ni kazandılar...


Saçlar gitti ama karizma gitmedi...


4 yılda nasıl yaşlandığının özeti... Dert sahibi olmuş.



1999'dan, 2011'e...


Unutulmayacak...


Messi'yle vedalaşma...


Ve mutlu ayrılık...

24 Mayıs 2012 Perşembe

Daniella Semaan


25 yaşındaki Fabregas'ın ondan 12 yaş daha büyük olan sevgilisi... Üstelik kadının eşek kadar 2 çocuğu var. Ama Fabregas onu çok seviyor olmalı... Birlikte verdikleri pozlardan da fazlasıyla belli. Burayı küçük kardeşlerimiz de okuyordur, şimdi sakıncalı fotoğraflarını koymayayım bu çiftin. :)




Frank de Boer...


İzlediğin en iyi defans oyuncularını say deseler, Cannavaro ve Pique'yle birlikte Frank de Boer'u da kesinlikle sayarım her seferinde... Bu kadar sevdiğim adamı Türkiye'de oynamışken hiç canlı izleyemediğime yanarım...

Çoğu Galatasaraylının söylediği, "Bize tatile gelmişti, futbolu kafasında bitirmişti" sözlerinin elbette haklılık payı var ama ne Özhan Canaydın, ne de Fatih Terim bunu bilebilirdi. Denediler, olmadı. Hatta Frank de Boer dışında Revivo, Baliç ne kadar deli gibi sevdiğim adam varsa o dönem almaya başlamıştı Galatasaray, neyse ki hiçbiri başarılı olamadı. :)

Futbolunun da ötesinde, "Frank Başkan" kadar karizma az futbolcu görmüştür futbol tarihi...

Unlar&Yumurtalar

Belki de özellikle kendime yapılmasından hoşlanmayacağım için bu yumurtalı doğumgünü kutlamalarından hiç hazzetmezdim bizim takımdaki ama fotoğraflara baktıkça anlıyorum ki, bu unlu-yumurtalı halleri bile çok özlemişim...

Yalnız ilk kareye dikkat... Tuncay yumurtayı hocasının kafasında patlattıktan sonra, Daum'un saniyesinde dönüp de tekme tokat girişmek hakkı...





22 Mayıs 2012 Salı

Volkan&Recep


2003/04 sezonu... Ligin ilk maçında, Aykut Kocaman'ın İstanbulspor'u Kadıköy'de 3-0 galip gelince, fatura Enke'ye kesilmişti... (Enke dışında Erhan Albayrak ve Hakan Bayraktar'ı da şutlamıştı Daum bu maçtan sonra ama hep es geçilir) Tek 90 dakikada... Ve kalan haftalarda, kaleyi bu 2 genç kaleci korumuştu... Şampiyonlukta ikisinin de büyük payı var. Sergen'den yediği frikikle birlikte adeta Fenerbahçe kariyeri noktalanan Recep ve efsane oluşunu hep birlikte izlediğimiz Volkan... Postun konusuna gelince...

Elbette şu anki konumlarını kıyaslayacak değilim ama o zamanlar Recep'in Volkan'dan daha iyi olduğunu düşünmüşümdür hep. Özellikle birebirlerde ve refleks olarak.

Ama salt yetenek yetmiyor, çalışma, psikoloji ve şans çok önemli özellikle kaleciler için.

Recep'e sorsan da, Fenerbahçe'ye transfer olurken delikanlı gibi Beşiktaşlı olduğunu açıkladığı için takımda tutulmamış sonraları. Bence etkisi yoktur ama bunu da not edelim...

Bana göre çok yetenekli olan Fevzi Tuncay'ın kariyerini nasıl 3 maç (Galatasaray, Denizli, Rize) bitirdiyse, Sergen'den yediği gol sonrası Recep'in üstüne de çok gidildi ve bence Daum o maçtan sonra ne kadar yetenekli olursa olsun Recep'le devam etseydi, şampiyonluğu zor görürdük... Engin'in bacağı kırılmasaydı Rüştü efsanesi doğmayacaktı denir ya, Recep de o golü yemeseydi, Volkan müthiş fiziğiyle yine bu noktaya gelirdi bir ihtimal ama Fenerbahçe formasıyla mı, işte ondan hiç emin değilim...

Francesco Totti...


Ben her türlü Del Piero'cuyumdur ama şu Danimarka barajını şeytan çarpmışa döndüren adama da her türlü saygı duyulur. Totti deyince aklıma hep şehrini terketmeyen ve sonuna dek savaşan Hector gelir...

20 Mayıs 2012 Pazar

Ali Koç...



Sabah sabah şoku yaşadık, yönetimde açık ara en sevdiğim isim olan Ali Koç yeni yönetime girmedi... Ben onu bu karelerle hatırlayacağım...

19 Mayıs 2012 Cumartesi

2001 Model Yönetim


Madem günün konusu kongre, günün kapanışını kongreyle ilgili bir postla yapayım... Yukarıda görmüş olduğunuz dev ekip, Fenerbahçe'nin 2001 yılındaki kongrede seçilen yönetimi... O günden bu yana çok şey değişti ama Nihat Özdemir tip olarak zerre değişmedi.

Bakalım yarın belli olacak yönetim kadrosunda bu fotoğraftan ve 98 döneminden kaç kişi kalacak...

Beckham&Rapaiç


Fotoğraf Euro 2004 grup karşılaşmasından... Beckham, bizim Rapaiç'in ayağından topu alabilmek için bayağı çaba sarfetmiş.

Hırvatlar, İngiltere ve Fransa'nın bulunduğu grubu 3. sırada tamamlayarak turnuvaya veda etmiş, İngilizler ise çeyrek finalde, unutulmaz penaltı atışları sonrası Portekiz'e elenmişti.

Bu arada Davor Suker, Boban, Alen Boksic'lerden sonraki jenerasyondan olan Rapaiç'in, milli takımda sadece 6 golü var ama bu gollerden birini 2002 Dünya Kupası'nda İtalya'ya, diğerini de Euro 2004'te Fransa'ya attı...

18 Mayıs 2012 Cuma

Gidenlerden...


Bu fotoğraf çekildiğinde 15 yaşındaydım... Tamam, Alex sonrasında fazlasıyla unutturdu o günleri ama tarihten bazı kareleri yok etme şansım olsa, hiç düşünmem, bir hakkımı da bu foto için kullanırım. Onlardan sonra giden kimseye üzülemedim, Rüştü dışında...